Tabancanın dolusu bir kişiyi, boşu kırk kişiyi korkutur
* Tabancayı, sinirli olunan durumlarda lüzumsuz yere kullanmak sahibinin başına dert açar. Ama tabanca; taşıyan kişinin belinde iken çok kimse bu durumdan ürker.
* Kişi, gücünü kullanarak istediği şeyi elde edebilir. Ama bunu yapmayıp çevreyi eylemegeçme korkusu içinde bırakırsa daha çok şeyler ele geçirir. Nitekim dolu tabanca ile ancak birkişi vurulabilir. Bunu gören kimseler artık ondan korkmazlar. Ama boş tabancadan herkeskorkar. Çünkü dolu sanılır ve kime karşı kullanılacağı bilinmez.
Korku dağları bekletir
* Korku varlığını her yerde duyurur. Yapacağı işe karşı verilecek cezadan korkan kimse o işi yapmaktan çekinir.
* Cezadan veya zulümden kaçan dağlara kaçar, gizlenir, zor da olsa orada yaşamaya çalışır. İnsan, çetin bir durumla karşılaşma korkusundan, yapmak istediği şeyden istemeye istemeye vazgeçer. Güçlükler, insanın hesabını, planını değiştirmesine yol açar “zor oyunu bozar”.
* Kötü bir durumdan korkan, olmayacak şartlarda bile yaşamayı göze alır. Korku, elde olmayan nedenlerle insanlarm zaman zaman kapıldıkları bir duygudur. Herhangi bir malının veya bir değerinin zarar görmesi düşüncesinden kaynaklanır. İnsanlar her ne kadar düşünceleriyle birçok hayvandan daha güçlü olsalar bile, düşüncelerinin çözemediği, ellerinde olmayan nedenlerin yarattığı korku denen duyguya kapılabilirler. Böyle bir zarara uğramamak için alışık oldukları düzeni terk edip, en olmayacak yer ve şartlarda yaşamaya kendilerini mahkum ederler. Bu korkuların içinde en büyüğü, insanın insandan korkusudur. Böyle bir korku genellikle beraberinde ölüm korkusunu getirir.
Korkunun ecele faydası yoktur
* Kişi korkmakla kendisine gelecek bir kötülüğü önleyemez. Bu sebeple korkuyu sürdürmek yerine gelecek tehlikelere karşı önlem alma yoluna gitmek gereklidir. Çünkü gelecek olan gelecek, olacak olan olacaktır. Üzüntü, korku ise bunu önleyemeyecektir.
* Yalnız korkmakla gelecek kötü bir olay engellenemez. Korku, gelebileceği düşünülen kötü bir durum için önceden duyulan huzursuzluktur. Ölüm korkusu, hastalık korkusu, yükseklik korkusu, yangın korkusu gibi korkular örnek verilebilir. Korku içinde yaşamak, hiçbir şey kazandırmaz. Kişi olabilecek kötü durumlar için, gerekli bütün önlemleri almalı, hiçbir ayrıntıyı ihmal etmemelidir. İnsan kötü olaylara karşı gerekli önlemleri aldıktan sonra, korkmasına bir neden kalmaz. Elde olmayan nedenlerle karşılaşacağımız kötü bir durumu da olduğu gibi kabullenmeliyiz. Çünkü korku dahil, hiçbir güç eceli durduramaz.
Korkulu rüya görmektense uyanık yatmak hayırlıdır
* Tehlikeli bir işe girişmektense o işin sağlayacağı kazançtan vazgeçmek daha iyidir. Çünkü sonu pek iyi görülmeyen, her gün ha battım ha batacağım korkusu veren işten insana pek hayır gelmez.
* Tehlikesi de bulunan çekici bir işe girişmektense o işten vazgeçip tehlikesi olmayan durumdakalmak daha iyidir. (İçinde tehlike bulunan çekici bir işe girişmektense, o işten vazgeçmek ve tehlikesi olmayan durumda kalmak daha iyidir).
Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz
* Bir konuda büyük zarar görmüş kişi, benzer zararlardan korku duymaz.
* Daha önce bir zarara uğramış kimse, kendisine aynı zararı verecek şeyden korkmaz.
Dünyada tasasız baş, bostan korkuluğunda bulunur
Dünyada her insanın kendine göre bir derdi, bir sıkıntısı vardır. Ancak bostan korkuluğunun bir sorunu yoktur.
Şimşeği görülen buluttan korkulmaz
Ne yapacağını daha önceden söyleyen, ya da davranışlarıyla belli eden kişilerden fazla korkmamak gerekir.
Sonradan görme kuldan, buluttan çıkma günden korkulur
Buluttan sonra çıkan Güneş her an başka bir bulutun arkasına girebilir, onun sıcaklığına aldanmamak gerekir. Kişi, gün gelir de hayal bile edemediği imkanlara ve güce ulaşırsa görgüsüzlüğünden dolayı ne yapacağını bilemez. Çevresine karşı kırıcı, aşağılayıcı, alaycı olabilir, dikkatli olmak gerekir.
Korkulu düş görmektense, uyanık kalmak hayırlıdır
Tehlikeli bir işe girişmektense o işin sağlayacağı kazançtan vazgeçmek daha iyidir. Çünkü sonu pek iyi görülmeyen, her gün ha battım ha batacağım korkusu veren işten insana pek hayır gelmez.
Allah’tan korkmayandan korkulur
Allah korkusu, ölüm sonrasına inanan insanları pek çok kötülükten uzak tutar. Çünkü yaptığı kötülüklerin cezasız kalmayacağını bilir ve kolay kolay kötülük yapamaz. Ama insan yüreğinden Allah korkusunu söküp attı mı, şeytanla baş başa kaldı demektir. Artık onun düşünemeyeceği kötülük yoktur, her türlü fenalığı eline fırsat geçti mi kolaylıkla yapar. Bu bakımdan böylelerinden çekinmek, uzak durmak, kendini korumak gereklidir.
Dertsiz baş, bostan korkuluğunda
Can taşıyan her başın bir derdi vardır. Derdi olmayan, ancak bostan korkuluğu gibi cansız başlardır.
Korkulu rüya görmektense, uyanık kalmak yeğdir
Tehlikeli bir işe girişmektense o işin sağlayacağı kazançtan vazgeçmek daha iyidir. Çünkü sonu pek iyi görülmeyen, her gün ha battım ha batacağım korkusu veren işten insana pek hayır gelmez.
Aslandan korkulur bağlı bile olsa
* Aslan tehlikeli ve yabani bir hayvandır, acıktığında veya öfkelendiğinde içgüdüsel olarak saldırganlık gösterir. Her ne kadar bağlı veya kafeste bile olsa dikkatli olmak, yaklaşmamak gerekir.
* Aynı şekilde hayatta insanlara zarar verebilecek bazı kişiler de vardır. Güvenliğimiz için böyle kişilere mümkün olduğunca sokulmamak, muhatap olmamak, uzak kalmak gerekir.
Tasasız baş bostan korkuluğunda
Her insanın kendine göre derdi vardır. Bu sebeple dertsiz olmak gibi bir durum da beklenmemelidir. Derdi olmayan, ancak bostan korkuluğu gibi cansız başlardır.
Korku dağları aşırır
* Korku varlığını her yerde duyurur. Yapacağı işe karşı verilecek cezadan korkan kimse o işi yapmaktan çekinir.
* Cezadan veya zulümden kaçan dağlara kaçar, gizlenir, zor da olsa orada yaşamaya çalışır.
Ne değirmende yat, ne korkulu rüya gör
İnsan; gücünün yetmediği, bilmediği ve anlamadığı işlere girişmemelidir. Olur da başaramayacağı halde bir işe başlarsa, o vakit başkalarından yardım da beklememelidir. Nasıl yapacağım diye dertlenip kendini harap etmektense, bilmediğin işten uzak durup huzurlu olman en güzelidir.
Sonradan görme kuldan, buluttan çıkma günden korkulur
Dünya halinde bazı kendini bilmez kişiler etrafındaki maddi, manevi çıkar güdecekleri durumu daha önce hiç görmemiş yada yaşamamış gibi düşünerek hareket ederler. Bu durum çevresindeki insanları rahatsız eder. Görmemiş davranan insanlara karşı tedbirli olmalı, bizleri sürükleyeceği kötü durumları unutmamalıyız.
Atın ürkeği, yiğidin korkağı
* Yiğit de, at da doğacak bir tehlikeye karşı hep tetikte bulunmalı; uyanık davranıp duyarlı olmalıdır.
* Atın da, yiğidin de korkağından kaçınmalı; onlardan hayır gelmez.
Adam adamdan korkmaz, utanır
Bir kimse kendisine yapılan kabalık, kötülük karşısında sert tepki göstermiyor, benzer bir şekilde karşılık vermiyorsa, bu korktuğundan değildir; hatır saydığındandır, utandığındandır, duygularına egemen olduğundandır.
Sarhoştan deli bile korkar
Deli, kısmen de olsa akıllıdır. Sarhoş kişi düşünme ve yorumlama yeteneğini kaybetmiş kişidir. Sarhoşun davranışları, delinin davranışlarından daha delice olur.
Ölmüş koyun, kurttan korkmaz
Bazı sebeplerden ötürü çok sıkıntı ve acı çeken, felaket üstüne felaket görüp zarara uğrayan, kaybedecek bir şeyi kalmayan kimse, artık hiçbir şeyden korkmaz; ne tehlikeye aldırır, ne de tehdide. Yeni saldırılar, tehlikeler onun için pek önemli değildir.
Korkak bezirgân; ne kâr eder, ne zarar
İş yapmaya korkan tüccar, kendisini zarardan korumuş olur, ama kazanç da sağlayamaz. Başarılı olmak için cesur olmak gerekir.
Kork aprilin beşinden, öküzü ayırır eşinden
Günümüzde 18 Nisanda (aprilin beşinde) çift süren iki öküzü birbirinden ayıracak kadar şiddetli sağanak yağış olur; kasırga ve fırtına kopar.
İstemem diyenden korkmalı
Bir şeyi istemem diyene pek inanılmaz. An gelir, bir de bakarsınız ki o şeyi çok isteyenden daha çok istiyor.
Dünyada tasasız baş, bostan korkuluğunda bulunur
Dünyada her insanın kendine göre bir derdi, bir sıkıntısı vardır. Ancak bostan korkuluğunun bir sorunu yoktur.
Borçtan korkan kapısını büyük açmaz
Alacaklının yanında yüzü yerde olmak istemeyen, borç etmekten korkan kimse tedbirli olur; masraflarını kısar, gelişigüzel harcamalar yapmaktan kaçınır, kendine uygun bir yol seçip ona buna ziyafet vermekten uzak durur.
Serçeden korkan darı ekmez
Tehlikeleri gözünde büyüterek işe girişmekte çekingen davranan kimse, amacına ulaşamaz. Unutulmamalıdır ki, her işin kendine göre zor bir yanı vardır. Amacına kavuşmak isteyen de bunları göze almalıdır.
Bir yemem diyenden kork, bir oturmam diyenden
Kimi insanlar vardır ki dedikleriyle yaptıkları birbirine uymaz. Kimi isteksiz görünüp “yemem” diyen insanların isteklilerden daha çok yedikleri, kimi hevessiz görünüp “kalamam” diyen insanların da diğerlerinden daha çok oturdukları, hatta yatıya kaldıkları bile görülmüştür.
Adamın yere bakanından, suyun ağır akanından kork
Genellikle sessiz akan sular derin ve tehlikeli olurlar. Bir olay karşısında duygu ve düşüncelerini açığa vurmayan, niyetini belli etmeyen, sessiz kalan kimseler de ağır akan suya benzerler. Sinsidirler, içlerinde besledikleri kötülükleri hissettirmezler, bu bakımından sakıncalıdırlar.
Bir korkak bir orduyu bozar
Toplu hareket edilmesi gereken hâllerde kişilerden biri kendisinden beklenen davranış biçimini gösteremezse umulan sonuca ulaşılamaz. Korkak kişi, birlikte yapılacak bir işte ya da bir savaşta, kaygı, telaş, heyecan yaratan söz ve davranışlarıyla bozguna neden olur.
Arka gerektir arka, ya utana ya korka
Bir kişi işlerini istediği biçimde, kolaylıkla ve sorunsuz yürütebilmesi için, sözü geçen ya da kendisinden korkulan birisine dayanması gerekir. Yani o kişiden ihtiyaç halinde destek almalıdır.
Bilmekten değil, bilmemekten korkmalı
* İnsan yaptığı kötü bir işin sonucunu iyiye gitmeyeceğini bilir. Bu bilgi korkutucu değil, kurtarıcı olur ve tehlikeli sonuca gidilmesini önler.
* Bilmeyenin ise bilmediklerinden emin olduğu unutulmamalı. Bunun için yeni uçurumlara yuvarlanacağını bilmediğinden, yaptığı kötü işlere bulaşmaktan çekinmez. Bundan dolayı, kişi kendisini tehlikeli durumlara düşürecek olayları bilmemekten korkmalı.
Öküz öküzün boynuzunda çamur görmezse korkmaz
Rakibinin yenilmezliğine, güçlü olduğuna işaret eden bir belirti görmeyen kişi rakibinden çekinmez.
Değirmende doğan sıçan, gök gürültüsünden korkmaz
Sürekli kavga, gürültü, tartışma ve olaylı durumların yaşandığı ortamlarda yetişen kişi, tehditlere ve tehlikelere karşı aldırış etmez.
Şubatın sonundan, Martın onundan kork
Atalarımızın uzun yıllar süren gözlemlerine göre, Şubat’ın sonunda ve Mart’ın onunda hava çok soğuk ve fırtınalı olur.
Yarına kalan davadan korkma
Bir anlaşmazlık başladığında, görüşmeyi sıcağı sıcağına sürdürmek doğru değildir. Bu, tehlikeli sonuçlara yol açabilir. Çünkü her iki taraf da öfkeli ve kızgın olur. Sinirlerin yatışması ve mantıklı düşünme açısından görüşmeler ertelenmelidir. O zaman anlaşmazlık serinkanlılıkla görüşülüp, çözülebilir.