Udhiyye, Kurban bayramı günlerinde Cenab-ı Hakk’a yaklaşmak (tekarrub) için kurban niyetiyle kesilen belirli vasıflara sahip hayvana denir. Tekrar belirtmek gerekirse Kurban; Allah’a yaklaşmak ve O’nun rızasına ermek için ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder. Kurban Bayramı’nda kesilen kurbana udhiye, hacda kesilen kurbana ise hedy denir. Mutlak olarak kurban denildiğinde de anlaşılan udhiyye kurbanıdır. Udhiyyenin çoğulu “edâhi”dir. Udhiyyenin bir diğer ismi de “dahiyye”dir ki, onun da çoğulu dahâyâ şeklinde gelir.
Udhiyye kurbanının vakti kurban bayramının birinci günü fecir doğduktan sonra başlar ve bayramın üçüncü günü güneş batmadan biraz önce sona erer.
Kesilen bir hayvanın udhiyye kurbanı olabilmesi için Cenab-ı Hakk’a yaklaşmak yani ibadet niyetiyle boğazlanması ve belli cins ve vasıflara sahip olması gerekir. Buna göre satmak, yemek ve misafire ikram etmek gibi Allah’a yaklaşma niyeti bulunmadan kesilen hayvanlara udhiyye denmez.
İslam’da udhiyye kurbanının dışında kesilen, hedy, adak ve akika gibi daha başka kurbanlar da vardır ki, bunlara da udhiyye kurbanı denmez. Çünkü bunların sebebi ve mahiyetleri farklıdır. Udhiyye kurbanı, Cenab-ı Hakk’ın verdiği hayat nimetine bir şükür, Hz. İbrahim ve İsmail aleyhimesselam’ın Allah’a karşı sabır ve itaatlerini hatırlama ve Hz. İbrahim aleyhisselam’ın mirasını yaşatma, daha da önemlisi Allah Resûlü (s.a.s) kavli ve fiili sünnetine tabi olmak kastıyla kesilen bir kurbandır.
Kan akıtmanın (iraka-i dem) kendi başına bir ibadet haline dönüşmesi bir hayvanın ancak kurban bayramı günlerinde kesilmesiyle mümkün olur. Özel bir zamanda (kurban bayramı günlerinde) hayvan boğazlamak bir ibadet olduğu gibi, hacılar için de özel bir mekânda yani Harem bölgesinde hayvan boğazlamak bir ibadet halini alır ki, buna da “hedy” kurbanı denir. Bu iki kurbanın dışında bir de akika ve adak kurbanları vardır. Akika kurbanı, Allah’ın ihsan buyurduğu çocuk için kesilir. Adak kurbanı ise ister muayyen bir maksadın gerçekleşmesi için isterse mutlak olarak adanmış olsun, kişinin kendi ihtiyar ve iradesiyle Allah’a adamış olduğu bir kurbandır.
Kurbanın hükmü nedir?
Mezheplerin çoğuna göre (Şafii/Maliki/Hanbeli) udhiye kurbanı kesmek sünnettir. Hanefî mezhebinde ise tercih edilen görüş, kurbanın vacip olduğudur. Kurban, -fıkhî hükmü ne olursa olsun- Müslüman toplumların belirli simgesi ve şiarı sayılan ibadetlerden biri olarak asırlardan beri özellikle milletimizin dini hayatında önemli bir yer tutmaktadır. Kurban, bir Müslümanın gerektiğinde bütün varlığını Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir nişanesidir.
Kimler kurban kesmekle yükümlüdür?
Akıllı, ergen, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve mukim olan her Müslüman kurban kesmekle yükümlüdür. Bu özelliklerin hepsine sahip olan kişi Allah’ın kendisine bahşetmiş olduğu nimetlere şükran ifadesi ve Allah yolunda fedakarlığın nişanesi olarak kurban kesmelidir.
Kurban kesim vakti ne zaman başlar ve biter?
Kurban kesim vakti, bayram namazı kılınan yerlerde bayram namazı kılındıktan sonra; bayram namazı kılınmayan yerlerde ise, fecirden (sabah namazı vakti girdikten) sonra başlar. Hanefilere göre bayramın 3.günü akşamına kadar devam eder. Şâfiîlere göre ise 4.günü de kurban kesilebilir. Bu süre içinde gece ve gündüz kurban kesilebilir. Ancak kurbanın gündüz kesilmesi uygundur. Bayramın birinci günü kesmek daha faziletlidir.
Kurban eti nasıl değerlendirilmelidir?
İslâm âlimleri kurban etinin üçe taksim edilip, bir bölümünün kurban kesemeyen yoksullara dağıtılmasını, bir bölümünün akraba, tanıdık ve komşularla paylaşılmasını, bir kısmının da evde yenmesini tavsiye etmiştir. Ailenin fakir olması durumunda etin tamamı da evde bırakılabilir. Ancak durumu İyi olan Müslümanların, toplumda muhtaçların arttığı bir dönemde kurban etlerinin çoğunluğunu hatta tamamını dağıtmaları uygun olur.
Kurban hangi hayvanlardan kesilir?
Koyun, keçi, inek, öküz, manda ve deve gibi hayvanlardan başkası kurban edilmez. Koyun ve keçi gibi hayvanlar bir yaşını bitirmiş olmalı veya bitirmeyenler de bitirmişler kadar gösterişli ve toklu olmalıdır. Sığır cinsi hayvanlar iki, develer ise beş yaşını bitirmiş olmalıdır. Koyun ve keçiyi yalnız bir kişi, deve ve sığırı ise bir kişi kurban edebileceği gibi yediye kadar kişiler yani altı, beş, ve üç kişi bir araya gelip kurban edebilirler. Yedi kişinin yedisi de Müslüman olmalı, hepsi et yemek değil Allah için kurban kesmek niyetiyle bir araya gelmelidirler. Birisi Müslüman olmasa veya et yemek niyetiyle yedi kişinin içine girmiş olsa, hiç birinin kurbanı sahih olmaz. Hissedarlardan biri akika, biri de adak niyetiyle kurbana karışsa kurbana engel olmaz. Çünkü bunlar da sonuçta kurbandır. Kurbanlık hayvanlar zayıf ve ayıplı olmamalıdır. Paylar götürü usûlü ile değil, tartı ile taksim edilmelidir.
Kurbanlık Hayvanda Bulunması Gereken Şartlar şunlardır
1 – Belirli yaşta olması.
Udhiye kurbanı olarak kesilecek hayvanların şu yaşlarda olması gerekir.
a) Deve’nin beş yaşını tamamlamış olması.
b) Sığır cinsinden öküz-inek ile küçük baş hayvanlardan keçi’nin iki yaşını tamamlamış olması.
Hanefîlere göre bir yaşını tamamlamış keçi kurban olarak kesilebilir.
c) Koyun’un bir yaşını tamamlamış olması gerekir. Ancak altı ayını doldurmuş koyun, diş değiştirmiş ise, udhiye kurbanı olarak kesilebilir. (El-Fıkhul-Îslâmî C.3 S.615 – Buşral-Kerîm S.638)
2 – Ayıplı olmaması
Udhiye kurbanı olarak kesilecek hayvanların uyuz, ileri derecede topal, bunak, deli, kör, etini olumsuz yönde etkileyecek şekilde hasta olmaması ve az da olsa kulağında parça kopukluluğu bulunmaması gerekir.