Antoine Henri Becquerel; 15 Aralık 1852 yılında Fransa’nın Paris kentinde dünyaya gelmiş ünlü Fransız fizikçi ve radyoaktivitenin kaşiflerinden biridir.
Fransız fizikçi Henri Becquerel, bilim dünyasında çok önemli sonuçlar doğuran radyoaktiflik olayını bulan kişidir. Becquerel’in 1896’da uranyum tuzlarında gözlemlediği bu olguyu sonradan öbür radyoaktif elementlerde de saptayan Marie ve Pierre Curie ile Becquerel’e 1903 Nobel Fizik Ödülü verilmiştir.
Becquerel kuşaklar boyunca bilimle uğraşmış bir ailenin çocuğuydu. Fizik profesörü olan babasının deneyleriyle genç yaşta bilime ilgi duyarak mühendislik öğrenimi gördü ve yaşamının sonuna kadar hem Köprü ve Yollar İdaresi’ndeki mühendislik görevini, hem de Politeknik Okul ile Ulusal Doğa Tarihi Müzesi’ndeki fizik profesörlüğünü birlikte yürüttü.
Becquerel, adını bilim tarihine yazdıran en önemli çalışmasına, Röntgen’in 1895 sonlarında bulduğu X ışınlarını incelemek amacıyla başlamıştı. Bazı maddelerin, üzerine ışık düşürülerek uyarıldığında ışıldamaya başladığını biliyordu. Bu flüorışıl maddelerin X ışınları yayıp yaymayacağını anlamak için bir deney yapmaya karar verdi. Eskiden fotoğraf filmi yerine kullanılan ışığa duyarlı bir cam levhayı ışık geçirmeyen kalın, siyah kâğıtlara sardı. Bu kâğıdın üstüne de flüorışıma özelliği gösteren bir uranyum tuzu yerleştirerek ışıkla uyarılması için güneşe bıraktı. Birkaç gün sonra siyah kâğıtları açtı ve güneş ışığı alması olanaksız olan fotoğraf camını banyo ettiğinde üzerindeki duyarlı katmanın kararmış olduğunu gördü. Demek ki uranyum tuzu güneş ışığıyla uyarılmış ve kâğıttan geçerek fotoğraf camını etkileyen bir ışın yaymıştı. Birkaç hafta sonra bu kez hem duyarlı camı, hem de uranyum tuzunu ışık geçirmez kâğıtlara sararak karanlıkta ne olacağını incelemeyi tasarladı. Sonuç çok şaşırtıcıydı; çünkü uranyum tuzu güneş ışığıyla uyarılmadığı halde duyarlı katman eskisinden daha çok kararmıştı. Aynı deneyi öbür uranyum tuzlarıyla ve element halindeki uranyumla deneyerek daha çarpıcı sonuçlar alan Becquerel, maddeye girim gücü X ışınlarınınkinden daha yüksek olan yeni bir ışıma kaynağı bulduğunu bilim dünyasına açıkladı.
Bir süre sonra Curie’ler, radyoaktiflik adını verdikleri bu ışımayı toryum elementinde de saptadılar ve radyum, polonyum gibi uranyumötesi radyoaktif elementlerin varlığını buldular. Atomların hiçbir dış etkiyle uyarılmaksızın kendiliğinden ışınlar yayması, fizikte ve çağdaş dünyada çığır açacak kadar önemli bir olaydı. Becquerel’m bulduğu doğal radyoaktiflik, o güne kadar bilinen bütün enerji kaynaklarından daha güçlü, yeni bir enerji kaynağı olan nükleer enerjinin doğuşuydu. Üstelik gene Becquerel’in çalışmalarıyla saptadığı gibi, radyoaktifliğini yitiren bir element bir süre sonra bu özelliğini yeniden kazanabiliyordu. Radyoaktif dönüşüm denen bu süreçle, bilinen element başka bir radyoaktif elemente kendiliğinden dönüştüğü için tükenmez bir enerji kaynağı söz konusuydu. Radyoaktif ışıma ve radyoaktif dönüşüm önce yeni elementlerin, ardından yapay radyoaktifliğin bulunmasına ortam hazırlayarak nükleer fiziğin başlangıcı oldu.
Henri Becquerel, 25 Ağustos 1908 yılında Fransa Le Croisic’te öldü.