Cemre sözlükte, çakıl taşı ve ateş koru anlamına gelir. Cemre; kor ateş, şubat ayı sonu ile mart ayı başında önce havaya sonra suya en sonunda toprağa düştüğü kabul edilen ısıtıcı şey demektir. Cemre tıpta ise, çok iltihaplı bir çıban anlamına gelir.
Halk arasında yaygın olarak baharın müjdecisi olarak bilinen sıcaklığın artması ile meydana gelen olaya Cemre denir. Cemre üç kere düşer. Birinci Cemre Havaya (19-20 Şubat), İkinci Cemre Suya (26-27 Şubat) ve üçüncü cemre (5-6 Mart) toprağa düşer.
Bir hac terimi olarak cemre; hacıların kurban bayramı günleri Mina’da, halk arasında şeytan diye isimlendirilen yerlere attıkları küçük taşların her birine denir. Bu taşların atıldığı yere de mecazi olarak cemre denir.
Cemrelerden Mina-Mekke yönündeki ilkine küçük veya birinci cemre (el-cemretü’s-suğrâ, el-cemretü’l-ûlâ), ikincisine orta cemre (el-cemretü’l-vüstâ), üçüncüsüne de büyük cemre veya Akabe cemresi (el-cemretü’l-kübrâ, cemretü’l-Akabe) adı verilir. Birinci cemre ile orta cemre arasında 156,40 m., orta cemre ile Akabe cemresi arasında 116,77 m. mesafe bulunmaktadır.
“Şeytan taşlama” diye de adlandırılan bu atışlar, Hz. İbrâhim’i Allah’ın emrini yerine getirmekten alıkoymak isteyen şeytanın yine onun tarafından Mina’da taşlanmasının hâtırasını yaşatmakta ve insanları daima günaha sokmaya çalışan şeytana karşı bir tür tepki ve direnmeyi temsil etmektedir.
Şeytan taşlama, Hz. İbrahim (a.s.) ile başlar. İbn Abbâs; Peygamber (s.a.s.)’in şöyle dediğini rivayet eder:
“İbrahim (a.s.) hac menâsiki için geldiğinde, Akabe cemresi yanında şeytan O’na gözüktü, İbrahim (a.s.) ona yedi taş atarak yere geçirdi. İkinci cemre yanında tekrar Hz. İbrahim’e gözüktü. Aynı şekilde ona yedi taş atarak yere geçirdi. Üçüncü cemre yanında yine gözükünce, aynı şekilde yedi taş attı, nihayet şeytan yerin dibine geçti. ” İbn Abbâs: “Şeytanı taşlıyorsunuz ve babanız (İbrahim)’in sünnetine tâbi oluyorsunuz” dedi. (Ahmed b. Hanbel, I, 297)
Hanefî Mezhebine göre, şeytan taşlama vaciptir. Bunu terkedenin kurban kesmesi gerekir. Vacip oluşunun delili, Rasûlullah (s.a.s.)’in sünnetine dayanan ümmetin icmaıdır. (el-Kâsânî, Bedâiü’s-Sanâyi, II, 136).
Nitekim Câbir (r.a.), Peygamber (s.a.s.)’in kurban günü bineğinin üzerinde olduğu halde cemrelere taş atarken şöyle dediğini rivayet eder:
“Menâsikinizi benden almanız için böyle yapıyorum. Çünkü bu haccımdan sonra tekrar hacredeceğimi bilmiyorum. ” (Müslim, Hac, 310).
Cemreler, Akabe cemresi, ortanca cemre ve küçük cemre olmak üzere üç tanedir. Akabe cemresi, Mina’ya girişte sol taraftadır. Ortanca cemre, Akabe cemresinden sonra gelir ve aralarında 116.77 mt. mesafe vardır. Küçük cemre, Huleyf mescidinden sonradır. Ortanca cemreyle aralarında 156.4 mt. vardır. (es-Seyyid Sabık, Fıkhü’s-Sünne, I, 729.)
Süleyman b. Amr b. el-Ahvas’ın anası: “Peygamber (s.a.s.)’i vadinin ortasında gördüm şöyle diyordu: Ey insanlar! birbirinizi öldürmeyin. Cemreleri attığınız zaman nohut tanesi büyüklüğünde taşlar atınız. ” (Ebu Davud, Menâsik, 77) demiştir
İbn Abbas ise şöyle diyor
“Hz. Peygamber (s.a.s.); Gel benim için taş topla, dedi. Ben de fiske taşı büyüklüğünde çakıl taşları topladım.” Taşları avucuna koyunca şöyle dedi: “İşte bunun gibi taş atınız! Dinde aşırı gitmekten sakınınız. Şüphesiz sizden öncekileri, dinde aşırı gitmek helâk etmiştir. ” (Nesâî, Menâsik, 217)
Âlimlerin çoğu bu hadislere dayanarak bu büyüklükte taş atmanın evlâ olduğunu söylemişlerdir. (es-Seyyid Sâbık, a.g.e. I, 727)
Atılan cemrelerin mutlaka taş olmalar: gerekmez. Yeryüzü cinsinden toprak, çamur, kiremit ve tuğla gibi şeylerle de şeytanı taşlamak caizdir. Ancak demir, kurşun, cam ayakkabı, terlik ve benzeri şeyleri atmak caiz değildir. (es-Seyyid Sâbık, a.g.e., I, 729)
Atılacak taşların sayısı kırk dokuz veya yetmiştir. Buna göre, yedi tanesi bayram günü Akabe cemresine atılır. Yirmibir tanesi onbirinci gün her cemreye yedişer taş olmak üzere atılır. Yirmibir tanesi de onikinci gün aynı şekilde atılır. Kalan yirmibir tane onüçüncü gün atılır. Yalnızca üç gün taş atmak da caizdir. (es-Seyyid Sâbık, a.g.e., I, 731).
Cenâb-ı Allah: ” Allah’ı sayılı günlerde anın. Günahtan sakınan kimseye, acele edip Mina’daki ibadeti iki günde bitirse günah yoktur. Geri kalsa da günah yoktur. ” (el-Bakara, 2/203).
Taşları atarken tekbir getirmek müstahabdır. Süleyman b. Amr b. El Ahvas’ın anası şöyle diyor:
“Ben Rasûlullah (s.a.s.)’ın Kurban Bayramı günü Akabe cemresi yanında vadinin ortasında durup cemreye yedi taş attığını, her taşla birlikte tekbir getirdiğini ve taşları attıktan sonra oradan ayrıldığını gördüm.” (İbn Mâce, Menâsik, 64).
Gündüz taş atmaya bir engel varsa, geceye tehir edilebilir. Özürsüz tehir mekruhtur. Son gece yarısından önce taş atmak da caiz değildir. Ancak kadınlar, çocuklar ve özürlülerin Akabe cemresini kurban gecesinin ikinci yarısında atmalarına ruhsat verilmiştir.
Hastalık ve benzeri sebeplerden dolayı taş atamayanlar yerlerine vekil tayin edebilirler.