Saygı göstermek deyiminin anlamı
Saymak, değer vermek.
Örnek: Kendilerine büyük saygı gösterdim ve imdatlarına muhtaç olduğumu belirttim. (N. F. Kısakürek)
Örnek 2: Düşüncelerine saygı gösteriyorum, sen de haklısın.
Örnek 3: Büyüklerine her zaman saygı göstermelisin.
Saygı duymak deyiminin anlamı
Birine, bir şeye karşı saygı hissetmek.
Örnek: Şakır şakır yağan yağmurlara benzeyen insanlara, düşmanım da olsalar saygı duyarım. (N. Kemal)
Örnek 2: Sen bu şekilde davrandıktan sonra, sana karşı saygı duymamı bekleme.
Ayağına getirmek deyiminin anlamı
Sıra, saygı gözetmeksizin birinin yanına gelmesini sağlamak.
Sıra saygı gözetmek deyiminin anlamı
Karşılıklı saygı göstermek.
Örnek: Apartmandaki komşularımızla, her zaman sıra saygı gözetiriz.
Baş köşeye kurulmak deyiminin anlamı
* Saygın kişilere ve büyüklere ayrılan yere oturmak.
* Saygın olmadığı halde saygın kimselere ayrılan yere oturmak.
Örnek: Adamakıllı bol entarisinin eteklerini savurta savurta geldi, başköşeye kuruldu. (A. İlhan)
Örnek 2: Salonda başköşeye kurulunca, herkes tepki gösterdi.
Baş eğmek deyiminin anlamı
* Saygı göstermek için baş eğerek selamlamak.
* Direnmekten vazgeçip buyruk altına girmek.
Örnek: Ulema, şeyhler, yerden selam verdiler, baş eğip el öptüler. (R. E. Ünaydın)
Örnek 2: Gittikçe yükselen başı Allah’a kalkıyor / Asrın baş eğdi sandığı at şaha kalkıyor (F. N. Çamlıbel)
Baş üstünde yeri var deyiminin anlamı
* Büyük bir saygı ve ilgi ile karşılanır veya ağırlanır anlamında kullanılan bir söz.
* Sevgi, ilgi ve saygı ile karşılanıp ağırlanır anlamında kullanılır.
Örnek: Durmasın gelsin, baş üstünde yeri var.
Örnek 2: Sen yeter ki gel, başımızın üstünde yerin var.
Ayıptır söylemesi deyiminin anlamı
* Bunu söylemek size karşı saygısızlık olacak ancak söylemek zorundayım anlamında özür dilemek için kullanılan bir söz.
Örnek: Ayıptır söylemesi, çok sıkıştım, tuvalet nerde?
Adamdan saymak deyiminin anlamı
Bir kimseye gereğinden fazla değer vermek, saygı duymak.
Örnek: Seni adamdan saydım diye mi naz yapıyorsun?
Dil bir karış deyiminin anlamı
Saygısızca karşılık verenler için kullanılan bir söz.
Örnek: Arkadaşında da dil bir karış.
Bir elini bırakıp ötekini öpmek deyiminin anlamı
Aşırı saygı göstermek.
Başta taşımak deyiminin anlamı
El üstünde tutmak, çok saygı göstermek.
Öpüp başına koymak deyiminin anlamı
* Bir nimeti veya kutsal sayılan bir varlığı saygıyla el üstünde tutmak, yüksekte tutmak.
* Bir şeyi memnunlukla karşılamak, saygı duymak, saygıyla karşılamak.
Örnek: Ne dediği bilinmez, anlaşılmaz, kapalı kutu şiirleri öpüp başımıza koymak lazım geliyor. (R. H. Karay)
Pervane kesilmek deyiminin anlamı
* Saygı duyduğu bir kişiye hizmet edebilmek için devamlı etrafında olmak, didinip durmak.
* Her isteği yapmak için çevrede dört dönmek.
* Dönüp durmak.
Örnek: Ana oğul Leman’ın gözlerini sildiler, kızcağızın başında pervane kesildiler. (N. Hikmet)
Örnek 2: Herkesin çevresinde saygılı bir pervane kesildiği bu huzurlu ortamda, bu genç kızın sıcak ilgisini hissetmek… (H. Taner)
Örnek 3: Sayın Bakanın çevresinde pervane kesildiler.
Puan toplamak deyiminin anlamı
* sp. puan kazanmak.
* mec. saygınlık sağlamak.
Örnek: Ligde en fazla puan toplayan şampiyon olur.
Örnek 2: Puan toplamak için göstermelik hareketler yapma.
Sağa sola bakmamak deyiminin anlamı
Ortalığı kollamadan, saygısızca.
Örnek: Sağa sola bakmadan, herkes için atıp tutuyordu.
Örnek 2: Sağa sola bakmadan yürüyordu.
Adını ağzına abdestle almak deyiminin anlamı
Bir kişiyi anarken çok saygılı davranmak.
Sakalı saydırmak deyiminin anlamı
Saygınlığını yitirmek, saygı gösterilmeyen, hatta alay edilen bir kimse durumuna düşmek.
Örnek: Sakalı saydırmamak için dikkatli ol.
Sakınması olmamak deyiminin anlamı
* Korkusu, çekinmesi olmamak.
* İncelik kurallarına, saygıya aldırmadan davranmak.
Terbiyeli maymun gibi deyiminin anlamı
Söyleneni hemen yerine getiren, çok saygılı, çekingen, itaatkâr (kimse).
Hatır gönül yıkmak deyiminin anlamı
Kişilere karşı gösterilmesi gereken saygı kurallarına uymamak.
Örnek: Hatır gönül yıkmak sana bir şey kazandırmaz.
Örnek 2: Efendi ol, hatır gönül yıkma.
Ye kürküm ye deyiminin anlamı
Gösterilen saygının kişiliğe değil, giyim kuşam düzgünlüğüne olduğunu belirtmek için kullanılan bir söz.
Yer vermek deyiminin anlamı
* Önemli saymak, saygı göstermek
* Bir olaya yol açmak, imkân tanımak.
* Önemli bir görev vermek.
* Kendi yerini bir başkasına bırakmak.
* Kullanmak.
* Söz etmek, değinmek.
* Ağırlık vermek.
* Konu edinmek.
Örnek: Etrafını zehirleye zehirleye yaşadıktan sonra hâlâ insanlar ona kendi aralarında bir yer veriyorlardı. (M. Yesari)
Örnek 2: Kadınlara yer vermek alışkanlığı da olmadığından, çok kez ayakta kalır. (E. Bener)
Örnek 3: Orta oyununda dekor gibi donatıma da pek az yer verilmiştir. (M. And)
Örnek 4: Bu dönem, daha çok kısa ve vodvil türünde komedyalara yer vermiştir. (M. And)
Yerde kalmak deyiminin anlamı
Saygı görmemek, yüzüne bakılmamak.
Örnek: Eski televizyonlar artık yerde kaldı, kullanan kalmadı gibi.
El üstünde tutmak deyiminin anlamı
Bir kimseye çok saygı ve sevgi göstermek.
Örnek: Ama azdır sanatçılara saygı gösterenler, onları el üstünde tutmak isteyenler. (S. Birsel)
El pençe divan deyiminin anlamı
* Saygı gösterilen kimse karşısında el kavuşturmuş bir biçimde.
* Aşırı saygı göstererek.
Örnek: Doğruldu, el pençe divan durdu, başını önüne eğdi. (P. Safa)
Örnek 2: Dayımı el pençe divan karşılar, ne yiyip ne içeceğini sormazdı, çünkü bilirdi. (A. Boysan)
Ellerde gezmek deyiminin anlamı
* Çok beğenildiği, ilgi gördüğü için herkesin elinde bulunmak
* mec. el üstünde tutulmak, saygı ve sevgi görmek.
Örnek: Şiirleri ellerde gezmekteydi.
Örnek 2: Köye gelse ellerde gezer o, çok severiz.
Forsu olmak deyiminin anlamı
Bir konuda saygınlığı, gücü, söz geçirirliği bulunmak.
Örnek: Forsu olduğu için, ondan yardım almalıyız.
Forsunu yitirmek deyiminin anlamı
Etkinliğini ve saygınlığını kaybetmek.
Güneşe karşı işemek yitirmek deyiminin anlamı
Kaba saygı gösterilmesi gereken şeylere saygısızlık göstermek.
Hatır gönül bilmek yitirmek deyiminin anlamı
Kişilere karşı gösterilmesi gereken saygı kurallarına uymak.
Yerlere kadar eğilmek yitirmek deyiminin anlamı
Aşırı saygı göstermek.
Örnek: Yerlere kadar eğilmekle biraz şımarttın adamı.
Hatırını saymak deyiminin anlamı
* Gerekli saygıyı göstermek.
* Duyduğu saygı dolayısıyla olumsuz bir eylemde bulunmamak.
Örnek: Babasının hatırını saydığım için onu işe aldım.
Ayağına gitmek deyiminin anlamı
Alçak gönüllülük ederek veya saygı göstererek birinin yanına varmak.
Örnek: O senin baban, ayağına gitmelisin.
Hatırı sayılır deyiminin anlamı
* Oldukça çok.
* Önemli, saygın, saygıdeğer.
Adamları aracılığıyla bu konuda hatırı sayılır bir külliyata sahip oldu. (İ. O. Anar)
Örnek 2: Sabit Bey Ağabey mahalle tulumbacıları arasında en hatırı sayılır adamlardandır. (H. Taner)
Takdirini kazanmak deyiminin anlamı
Bir kimse veya bir topluluk tarafından beğenilmek.
Örnek: İhtimal ki senin alın yazında şunlar yazılıydı: Âlemin saygı ve takdirini kazanmış bir adam olacaksın. (Y. K. Karaosmanoğlu)
Herkes evinde ağadır deyiminin anlamı
Herkesin kendi evinde, kendi çevresinde saygınlığı vardır.
Hürmette kusur etmemek deyiminin anlamı
Karşısındaki kişiyi iyi ağırlamak, isteklerini yerine getirmek, saygısızlık etmemek.
Örnek: Hürmette kusur ettin mi işte o zaman kendini yok bil. (T. Buğra)
Onuruna … vermek deyiminin anlamı
Birine saygı göstermek için yemek, toplantı vb. ağırlamada bulunmak.
İki büklüm olmak deyiminin anlamı
* Yorgunluk, hastalık, yaşlılık vb. nedenlerle beli bükülmek, öne doğru eğilmek.
* mec. riyakârlık, dalkavukluk, gerçek olmayan saygı vb. nedenlerle iki kat olup öne eğilmek.
Örnek: İnsanlar iki büklüm olup düştükleri konduların içinde dozer kasnaklarının sesiyle irkildiler. (L. Tekin)
Örnek 2: Değil bu yerlerin başkanına hatta hademesine saygılarını sunmak için iki büklüm olurlar. (H. Taner)
İtibardan düşmek deyiminin anlamı
Saygınlığını yitirmek.
Yüzüne bağırmak deyiminin anlamı
Birine öfke ile saygısızca sözler söylemek.
Denli densiz söz söylemek deyiminin anlamı
Uygunsuz, yakışıksız ve saygısız sözler söylemek.
Dili pabuç kadar deyiminin anlamı
Saygısızca ve gönül kırıcı bir biçimde konuşan.
El bağlamak deyiminin anlamı
* Saygı için ellerini göbeğinin üstüne kavuşturup durmak. * Namaza durmak.
Örnek: Durup el bağlayalar yâran saf saf. (Baki)
Kredisi düşmek deyiminin anlamı
Güvenilirliği, saygınlığı yitmek.
Kusur etmemek deyiminin anlamı
Hoş karşılanmayacak bir davranışta bulunmamak.
Örnek: Saygıda kusur etmemek için âdeta birbirleriyle yarış ediyorlardı. (F. F. Tülbentçi)
Boyun kırmak deyiminin anlamı
Saygı duyulan bir kimse karşısında, ayaktayken başı öne bükmek.
Örnek: Hürrem Hakkı, Ferhunde’nin önünde boyun kırdı. (M. Yesari)
Maça beyi gibi kurulmak deyiminin anlamı
Saygısızca yayılarak oturmak.
Omuzda taşımak deyiminin anlamı
Çok saygı göstermek, yüceltmek, övmek.
Buyur etmek deyiminin anlamı
* Buyurun diyerek konuğu saygı ile içeri almak.
* Sofraya çağırmak.
Örnek: Soldaki bahçeli kahveye buyur ettim. (S. F. Abasıyanık)
Örnek 2: Aliş’e de buyur ettiler, ekmek, peynir ve üzümden ibaret yemeklerini yemeye koyuldular. (Halikarnas Balıkçısı)
Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpmek deyiminin anlamı
Saygı ve sevgi göstermek.
Örnek: Buralara kadar zahmet ettiniz, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim. (H. Taner)