Osmanlı Devleti’nin merkezi yönetiminin en önemli birimi saray idi. Orhan Bey döneminde Bursa’da 1326 yılından yapılan Bey Sarayı, II. Murat döneminde 1361’de Edirne Sarayı yapılana kadar devletin merkezi olmuştur. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet döneminde Topkapı Sarayı’nın yapımına başlanmıştır.
Topkapı Sarayı; Birun, Enderun ve Harem bölümlerinden oluşmaktadır. Birun; sarayın dış bölümüdür. Yeniçeri ağası, topçular, cebeciler, seyisler gibi görevliler bu bölümde kalmaktadır. Enderun; Sarayın iç bölümüdür, padişahın hizmetinde olan görevliler burada kalırdı. Devlet adamlarının yetiştirildiği Enderun mektebi bu bölümdeydi. Harem; Hükümdarın ve ailesinin yaşadığı bölümdür. Harem ağasının yönetiminde sarayda görevli olan kadınlar haremde yaşamlarını devam ettirmekteydiler.
Devletin yönetiminden sorumlu olan padişah cülus töreni ile tahta çıkmaktaydı. Kılıç kuşanma töreni olarak bilinen cülus töreni Fatih döneminden itibaren gelenek hale getirilmiş ve kapıkulu askerlerine cülus bahşişi dağıtmakta geleneğe bağlanmıştır. İlk kez cülus bahşişi dağıtan padişah I. Bayezit’tir.
Padişahlar devletin mutlak hakimiydi ve son söz kendilerindeydi. Bu durum padişahlara sonsuz yetki vermemektedir. Padişahlar isteklerinde ve kanunlarında şer’i ve örfi hukuka aykırı davranamazlardı. Padişah devlet başkanlığının yanı sıra hükümetin başkanı ve ordunun başkomutanıydı.
Osmanlı padişahının genel olarak görevleri şunlardır;
1. Savaşa ve barışa karar vermek
2. Ordunun başında sefere çıkmak
3. Kanunlara uygun olarak adaletli bir şekilde ülkeyi yönetmek
4. Üst düzey devlet adamlarını görevlendirmek ve görevden almak
5. Halkın huzurunu, güvenliğini sağlamak
Divanı Hümayun: Orhan Bey döneminde oluşturulan Divan-ı Hümayun’a Fatih dönemine kadar padişahlar başkanlık ederken, Fatih döneminden itibaren divana sadrazamlar başkanlık etmeye başlamışlardır. Divanda görülen konularda son söz padişaha aitti.