– Allah nazarında duadan daha üstün bir şey yoktur.
– Büyük zorluklara dûçar olduğunuz zaman «Allah bize yeter, O ne güzel vekildir» zikr-i cemîline devâm ediniz.
– Ezan ve kamet arasında yapılan duâ geri çevrilmez.
– Duâ insanın korunacak silâhı, dinin temeli, yerlerin ve göklerin ışığıdır.
– Cenâb-ı Hak duâda fazla ısrar edenleri sever.
– Kalbinizde acıma hissi olduğunda duâ etmeyi bir avantaj bilin. Zira bu rahmet kaynağıdır.
– Eğer bir kul, Cenâb-ı Hakk’a bir hususta duâ eder de icâbet olunmazsa onun yerine bir hasene, yani bir sevâb yazılır.
– Duâ kulluğun can damarıdır.
– “Bir babanın oğlu için duâsı, bir peygamberin ümmeti hakkındaki duâsı gibi makbûldür.
– Muhakkak ki duâ, gelen ve gelmeyen belâlara fayda verir. Ey Allah’ın kulları, sizler duâya devam edin.
– İyilik görenlerin iyilik gördükleri kimseler hakkında ettikleri hayır duâları reddolunmaz.
– Cenab-ı Hak hadis-i kudsîsinde buyuruyor: Bana dua etmeyen kişiye gadap ederim (azarlarım).
– Kaderden sakınmak kaderi defetmez. Lâkin sâlihlerin duâsı, nüzûl etmiş ve edecek olan elem ve musîbeti defetmeye ve kaldırmaya medâr olur. İş böyle olunca ey Allah’ın kulları, duâ ediniz.
– Duâ etmekte acziyet göstermeyiniz. Çünkü duâ yapmak suretiyle hiçbir kimse kat’iyyen helâk olmaz.
– Kur’ân-ı Azîmü’ş-şan her ne vakit hatmolunursa akabinde yapılan bir duâ müstecâbdır.
– Kazayı ancak duâ önler ve ömrü yalnız iyilik uzatır.
– Bir kimsenin sevdiği bir kimse aleyhinde olan duâsının kabûl olunmamasını Cenâb-ı Hakk’tan istirhâm eyledim.
– Sizden biriniz duâ ettiği zaman, yapmış olduğu duasına âmin desin.
– Bir farz namazını huşû ile edâ eden kimsenin o namazın akabinde vâkî olacak bir duâsı mestecâb olur.
– Mazlumun bedduâsından sakınınız. Zirâ bir kıvılcım sür’atiyle semâya icâbete yükselir.
– Fâcir bile olsa mazlûmun duâsı makbûl olur. Onun kötülüğü ve günahları ise kendi aleyhinedir.
– Müslüman kardeşinin ayıp ve çıplak yerlerini setrederek onu dünyâda rüsvay etmeyen kimsenin ayıplarını Cenâb-ı Hakk kıyâmet gününde setreder.
– Dünyânın geniş vakitlerinde, yani sıhhat, servet, asâyiş ve emniyet gibi esbâb-ı istirahat mükemmel olduğu bir zamanda Cenâb-ı Hakk’a ibâdet ve tâat ile kendini takdîm et ki, muzâyakalı sıkıntılı bir zamanda seni lutf ile yâd edip gözetsin.
– Ana ve babaya iyilik ömrü artırır. Yalan söylemek rızkı noksanlaştırır, duâ kazâya siper olur.
– Kendisine ilticâ ile bir ricada bulunan kimsenin ricâsını kesip atanın duâ ve ricâsını da Allah kesip atar.
– Duanın kabul olunması yönünden en hızlısı, bir kimsenin gıyabında bir başkasına yaptığı duâdır.
– Kulun Rabbine en yakın olduğu an, secdede bulunduğu andır. O halde duayı çok yapın.
– Dua ibadetin iliği, beyni ve özüdür.
– En faziletli dua, kişinin kendisi için yaptığı duadır.
– Dua etmekten acizliğe düşmeyiniz. Çünkü hiç kimse dua ettiği halde helak olmaz.
– Şüphesiz Allah Rahimdir, Kerimdir. Kulunun kendisine (dua ederken) ellerini kaldırdıktan sonra onlara herhangi bir hayır bırakmamaktan hayâ eder.
– Dua ederken diz üstü oturun, sonra “Ey Rabbim, ey Rabbim!’ deyin.
– Allah’a duanızın kabul edileceğine kesinlikle inanmış olarak dua edin. Şunu da bilin ki, Allah kendisinden gafil ve başka işlerle meşgul bir kalbin duasını kabul etmez.
– Biriniz Allah’tan dilekte bulunduğunda bolca istesin. Çünkü Rabbinden istemektedir.
– Duaların sonunda söylenen “Âmin’, mü’min kullarının dili üzerinde âlemlerin Rabbinin mührüdür.
– Biriniz dua ettiğinde, isteğinde kararlı olsun. Allah’ım, dilersen bana ver demesin. Şüphesiz Allah’ı zorlayan hiç kimse yoktur.
– Dua ettiğinde elinin içiyle Allah’a dua et, tersiyle değil. Duayı bitirdiğinde de, iki elini yüzüne sür.
– Gizli yapılan bir dua, açıktan yapılan yetmiş duaya denktir.