Kurt dumanlı havayı sever
* Kötü niyetli kimseler ortalıktaki karışıklıklardan yararlanma yoluna giderler. Çünkü o anda dikkatler dağılmıştır, kimin ne yaptığı belli değildir. Dolayısıyla kendilerine engel olacak kimselerin bulunmadığı bu ortamı sever ve bu ortamın oluşmasını istekle beklerler.
* Kendi yararına bir iş yapmak için fırsat kollayan kişi, kimsenin bu işe engel olamayacağı,karışık zamanı sever.
* Bazı insanlar fırsatçı olur. Esasen korkak olan fırsatçı insan da, ortalığın karıştığı, insanların birbirine düştüğü zaman dilimlerini kollar ve böyle zamanları ganimet bilir. Kendi yararına bir iş yapmak için fırsat kollayan insan, başkalarının bu işe engel olamayacağı, karışık zamanı sever.
Kasap sevdiği postu yerden yere vurur
* Kişi kendisine yakın hissettiği, sevdiği dost veya akrabasına karşı açık sözlü davranır. Onların iyiliği için, hatalarını yüzüne söyler. Bazen sert bazen de kırıcı konuşabilir.
* Kendisinde bir yetenek görülen kimsenin üzerinde daha çok durulur. Onun iyi yetişmesi için sıkı bir eğitim ve çalışma uygulanır.
* İnsan sevdiği, değer verdiği kişilere karşı samimiyet ve sorumluluk duygusundan ötürü fazlasıyla eleştirel davranabilir.Bu onu kıracak olsa bile hatalarını söylemekten çekinmez.
Allah sabırlı kulunu sever
* Acı, yoksulluk, haksızlık ve hastalık gibi üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan, olacak veya gelecek bir şeyi telâşa kapılmadan bekleme erdemidir sabır. Bu, insanın sahip olabileceği en değerli huylardandır. Böyle kimseler dayanıklı olur, güçlüklere göğüs gerer, kötülükleri kolay savar, sıkıntıları çabuk atlatır. Cenab-ı Hak da böyle kullarını sever. Öyleyse bu sevgiye lâyık olmak için sabırlı olmaya gayret etmeli insan.
* Acele etmek insanın zaafını gösterir. Zaaf ise eksik ve kusurlu birşeydir. Sabır ise olgunluk ve mükemmellik göstergesidir. Allah güzel olanı sevdiği için, sabır gösteren ve acele etmekten kaçınan kulunu da doğal olarak sever.
Tabak sevdiği deriyi yerden yere çalar
* İnsanlar, ileride başarılı olmasını istedikleri kişileri kıyasıya çalıştırırlar.
* Kendisinde bir yetenek görülen kimsenin üzerinde daha çok durulur. Onun iyi yetişmesi için sıkı bir eğitim ve çalışma uygulanır.
Allah, sevdiğine dert verir
* Allah, derdin kendisinden geldiğine inanarak yakınmayanları ödüllendireceği için sevdiğine dert verir.
* Her sevginin bir bedeli vardır. O bedel bazen ağır da olabilir. Allah, sevdiği insanı sınamak için ona dert verir. Allah tarafından sevildiğinin bir göstergesidir. Allah, derdin kendisinden geldiğine inanarak bundan yakınmayan, sabır eden insanları ödüllendirecektir.
Arı söğüdü, akıllı öğüdü sever
* Herkes işine yarayan şeyi benimser.
* Akıllı kişiler kendilerine öğüt olsun yeni bir bilgi ve deneyim olsun diye başkalarının yaşadığı tecrübeleri, deneyimleri ve bilgileri dinlemeyi severler. Bu durumdan rahatsızlık duymazlar. Herkes işine ne yarayacaksa onu benimsemeyi gerçekten ister.
Çocuk seversen beşikte, koca seversen döşekte
* Çocuğu kucağına almadan, beşikte yatarken sev; kocana karşı olan sevgini de başkalarının yanında değil, döşekte göster.
* Küçük çocuğu kucağına almadan, beşikte yatarken sev ki ona bir zarar gelmesin. Kocana olan sevgini, aşkını olur olmaz yerde göstermeye kalkma, başkalarının yanında değil, yatakta göster.
Ayı sevdiği yavrusunu hırpalar
Hırpalamak her zaman kötülük yapmak için olmaz, sevgiden kaynaklanan hırpalamalar da vardır.
Bıçağı kestiren kendi suyu, insanı sevdiren kendi huyu
* Bir şeyin, bir kimsenin değeri, kendisinde aranılan özel niteliklerle artar.
* İyi su verilmiş çelikten yapılan, ustalıkla bilenen bıçak dayanıklı ve keskin olur; bu da onun değerini artırır. Kişileri değerli, sevimli kılan da huy güzelliğidir. Geçimsiz, huysuz kimseler toplumca sevilmezler.
Deniz dalgasız olmaz, gönül sevdasız olmaz
Her denizde az çok dalga bulunduğu gibi her gönülde de bir sevda vardır. (İnsan gönlü de, deniz gibi bazen dalgalanıp sevdaya kapılır.)
Deveye “inişi mi seversin, yokuşu mu?” demişler; “düz yere mi (düze kıran mı) girdi?” demiş
* Bir işin kolay yapılabilmesi için bir yol varken zor yolu seçmek doğru olmaz.
* Bir işi kolay yoldan yapmak varken, zor yola başvurmak doğru bir tutum değildir.
Dut kurusu ile yâr sevilmez
* Ancak büyük fedakârlıklarla elde edilebilecek güzel bir şey, fedakârlık yapılmadan elde edilemez.
* Ciddi gayret ve emek harcanmadan büyük hedeflere ulaşılmaz. Büyük hedeflere ulaşmak için gücümüzü zorlayıp, daha gayretli ve istekli olmalıyız.
El vergisi, gönül sevgisi
Bize bir şey verene, armağan edene karşı gönlümüzde sevgi uyanır.
Sevenin kuluyum, sevmeyenin sultanı
Beni sevdiğine inandığım kişi için yapmayacağım şey yoktur, onun bir dediğini iki etmem, ama sevilmediğimi anlarsam kendime olan saygımı ondan üstün tutarım.
Yılanın sevmediği ot, deliğinin ağzında biter
Başkalarına kötülük etmek isteyenler karşılarında hep hoşlanmadıkları şeyleri bulurlar.
Yürük tazıyı tilki sevmez
Kurnaz, akıllıyla boy ölçüşemez.
Gönül kimi severse güzel odur
Güzellik anlayışı kişiden kişiye değişir.
Gülü seven dikenine katlanır
İnsan sevdiği kimse veya sevdiği iş yüzünden gelecek sıkıntılara katlanır.
Güzeli herkes sever
Bütün insanlar güzellere ve güzel olan şeylere karşı sevgi beslerler.
Kaymağı seven mandayı yanında taşır
Sevdiği şeyden yoksun kalmak istemeyen kişi, onu sağlayacak araçları eli altında bulundurmalı ve bunun için gereken sıkıntılara katlanmalıdır.
Kurt dumanlı havayı sever
kötü niyetli kimselerin ortalıktaki karışıklıklardan yararlanırlar.
Misafir misafiri (dilenci dilenciyi) istemez (sevmez), ev sahibi ikisini de
Misafir, bütün ağırlamaların yalnız kendisi için olmasını istediğinden gittiği yere başka bir misafirin gelmesini istemez; ev sahibi de hiç misafir gelmese de rahatım bozulmasa diye düşünür.
Sev beni, seveyim seni
Sevgi karşılıklı olur, sen beni seversen ben de seni severim.
Sev seni seveni, hâk ile yeksan ise; sevme seni sevmeyeni, Mısır’a sultan ise
* Toplumdaki yeri ne düzeyde olursa olsun, sevgi gördüğün kişiye sen de sevgiyle karşılık ver; birisi sana içinde sevgi taşımıyorsa o kişi kim olursa olsun ondan uzak dur.
* Bir toplumda kişilerin makamlarına, mevkilerine göre sevgi, saygı gösterilmez. Kişinin toplumdaki yeri sevgi için ölçü değildir. En yüksek makamlarda bile olsa, bizi sevmeyen kişiyi sevmemiz mümkün değildir. Ancak sıradan biri de bizi seviyor ise, karşılık olarak ona sevgi duyarız. Makamından dolayı gösterilen sevgi yalakalık, çıkarcılık ve riyakarlıktan başka bir şey değildir.
Sevda geçer yalan olur, sonra sokar yılan olur
* Başta insanı mutlu eden duygusal ilişkiler zamanla körelir ve sonuçta acı veren birer anıya dönüşür.
* Tutku hâlini almış aşırı sevgi, başlangıçta sevenleri birbirine bağlayan güçlü bir bağdır. Karşılıklı sevgi bittiği anda bu bağ kopar; tutkuya dönüşmüş olan sevgi de kısa zaman sonra yerini karşıtı olan nefrete bırakır, taraflara büyük zarar verici odak hâline gelir.