Dumanı doğru çıksın deyiminin anlamı
* İyi ve güzel olmasa bile yönteme uygun olsun anlamında kullanılan bir söz.
* Doğru dürüst, iyi ve güzel olması o denli önemli değil, iş yöntemine uygun olarak yapılıyor görünsün yeter anlamında söylenir.
Örnek: Dumanı doğru çıksın yeter, bir an önce gidelim.
Burnunun dikine (doğrusuna) gitmek deyiminin anlamı
* Öğüt dinlemeyerek kendi bildiği gibi davranmak.
* Verilen öğütlere kulak asmayıp kendi bildiği gibi davranmak, istediğini yapmak.
Örnek: Soruların yanıtlarını buldum mu ne gezer ama nedense aptal kafam burnunun dikine gitmeyi sürdürdü. (A. Ümit)
Örnek 2: Burnunun dikine gidersen, işi böyle eline yüzüne bulaştırırsın.
Örnek 3: Bu kadar inatçı, burnunun dikine giden bir adamla ömür geçer mi?
Örnek 4: Ne desen de burnunun dikine gider, en iyisi muhatap olmamak.
Örnek 5: Okulda burnunun dikine gitme, öğretmenlerine saygılı ol.
Örnek 6: Burnunun dikine gitmese bunlar başına gelmezdi.
Örnek 7: Şule de ablası gibi burnunun dikine gider.
Belini doğrultmak deyiminin anlamı
* Yeniden durumunu düzeltmek.
* Bozulmuş olan işini yoluna koyarak paraca güçlenmek.
* Kötüye giden durumunu yeniden düzeltmek, güçlenmek, kaybettiği itibarını ve ekonomik gücünü yeniden kazanmak.
Örnek: Belini biraz doğrultmuş, borçlarını ödemiş, daha rahat bir yaşam düzeyine erişmişti. (M. Mungan)
Örnek 2: Adam kısa zamanda belini doğrulttu.
Örnek 3: Bu işi alırsak belimizi doğrultacağız.
Doğru bildiği yoldan ayrılmamak deyiminin anlamı
Her ne olursa olsun inandığı ilkelere bağlı kalmak.
Örnek: Bunları asla yapmayacağımı biliyorsun, su testisi su yolunda kırılır; ben doğru bildiğim yoldan ayrılmayacağım. (H. Topuz)
Örnek 2: Doğru bildiğin yoldan ayrılmamakla çok iyi etmişsin.
Örnek 3: Boşa ikna etmeye çalışma, o doğru bildiği yoldan ayrılmaz.
Örnek 4: Bugüne kadar doğru bildiğimiz yoldan ayrılmadık.
Doğru bulmak deyiminin anlamı
Uygun görmek, onamak.
Örnek: Onun yaptıklarını doğru buluyor musunuz?
Doğru çıkmak deyiminin anlamı
Yalan olmadığı, gerçek olduğu anlaşılmak.
Örnek: Bu bari doğru çıksaydı, yazarlığıma geçmişte bir ipucu bulacaktım. (A. Ağaoğlu)
Örnek 2: Söylediğin doğru çıktı.
Eğri gemi doğru sefer deyiminin anlamı
Kullanılan araç yetersiz ancak yapılan iş isteğe uygun anlamında kullanılan bir söz.
Doğru doğru dosdoğru deyiminin anlamı
En doğrusu şudur ki anlamında kullanılan bir söz.
Örnek: Doğru doğru dosdoğru, bu işi yapan odur.
Doğru durmak deyiminin anlamı
* Dik durmak, kımıldamamak.
* Uslu durmak.
Dünyalığı doğrultmak deyiminin anlamı
Yaşamı süresince yetecek parayı kazanmak.
Doğru oturmak deyiminin anlamı
Oturduğu yerde kımıldamaksızın, bir yaramazlık yapmaksızın, uslu oturmak.
Sermayeyi doğrultmak deyiminin anlamı
Ticaret için ortaya konan anaparayı batırmadan işletmek ve para kazanmak.
Örnek: Köyden kopup, yabancı işçi olup, beş altı yılda sermayeyi doğrultup, yurtta özel teşebbüsçü bir yarım yamalak kapitalist olma özlemi görülüyor çoğunda. (H. Taner)
Örnek 2: İş yerimiz çok şükür iyi işliyor, bir yılda sermayeyi doğrulttuk sayılır.
İyi iş doğrusu deyiminin anlamı
Beğenilmeyen bir olay, bir durum karşısında şaşkınlığı anlatan bir söz.
Örnek: İyi iş, sen yat biz çalışalım.
Örnek 2: Biz para verelim sen bedavaya al, iyi iş yani.
Geçimini doğrultmak deyiminin anlamı
Geçinmek için yeteri kadar para kazanmak.
Örnek: Biri elbise askısı yapıyor, diğeri de yapılanları satıyor, böylece geçimlerini doğrultuyorlardı. (S. Ayverdi)
Örnek 2: Açtıkları lokanta iyi işliyor, artık geçimlerini doğrultmuşlar.
Eline eteğine doğru deyiminin anlamı
* Her türlü kötülükten uzak olan, dürüst.
* Hırsızlığı ve namussuzluğu yok, dürüst ve namuslu.
Deveye boynun eğri demişler nerem doğru ki demiş deyiminin anlamı
Doğru bir yeri olmayan bir iş için söylenir.
Örnek: Bu iş düzelmez. Deveye “Boynun eğri.” demişler, “Nerem doğru ki!” demiş.
Eğrisi doğrusuna gelmek deyiminin anlamı
* Olmayacak gibi görünen bir iş, bir girişim, rastlantı sonucu olumlu bitmek.
* Uygunsuz yapılan işin tesadüfen uyumlu bitmesi.
Akşama doğru deyiminin anlamı
Gündüzün akşama yakın bir vaktinde.
örnek: Bugün akşama doğru bize gel.