İnadı tutmak deyiminin anlamı
Çok ayak diremek, aşırı ölçüde direnmek.
Örnek: İnadı tuttu, gelmiyor.
İnadım inat olmak deyiminin anlamı
Söylediğinden veya yaptığından vazgeçmemek, çok direnmek.
Örnek: İnadım inat olduğundan, bildiğini yapmaya devam ediyor.
Başına balta kesilmek deyiminin anlamı
sürekli istemek, ısrar etmek, inat etmek.
Örnek: Çocuğun başına balta kesilmiş, topunu istiyordu.
Örnek 2: Git babanın başına balta kesil, sana para versin.
Örnek 3: Bir kere tadına varanlar, yine ondan ver, diye başıma balta kesiliyorlar. (H. R. Gürpınar)
(birinin) ak dediğine kara demek deyiminin anlamı
İnatçılık ederek karşısındaki ile anlaşmaya yanaşmamak
Örnek: Benim ak dediğine kara demeye devam edersen seninle anlaşamayız.
(birinin) gırtlağına basmak deyiminin anlamı
Birine bir şey yaptırmak için dayatmak, baskı yapmak veya inat etmek.
Damarı tutmak deyiminin anlamı
* Kötü huyu, aksiliği depreşmek, inatlaşmak.
* Aksiliği, inatçılığı, huysuzluğu ortaya çıkmak.
Örnek: Damarı tuttu yine, ağzını açmıyor.
Diş geçirmek deyiminin anlamı
* Zorla veya inatla istediğini yaptırmak.
* Etkisiz kalmak, güç yetirememek, hükmünü yürütüp sözünü dinletememek.
Örnek: Bir çocuğa diş geçiremiyorsun, ne biçim annesin sen!
Gavur inadı tutmak deyiminin anlamı
İyiden iyiye inatlaşmaya başlamak.
Örnek: Gâvur inadı tutmadan, gönlünü almak lazım.
Örnek 2: Gâvur inadım tuttu, sana zerre bir şey yok.
Kafasına söz girmemek deyiminin anlamı
* Çok aptal veya inatçı olmak.
* önemsememek.
Örnek: Sürekli söylüyorum, ama şu çocuğun kafasına söz girmiyor.
Örnek 2: Bu konuda kafasına söz girmez.
Katır gibi deyiminin anlamı
inatçı (kimse).
Örnek: Katır gibi bir babası var, Allah kimseye vermesin, kız kapıdan dışarı adım atamıyor.
Örnek 2: Bence sen de gel, katır gibi etme.
Keçilik etmek deyiminin anlamı
* İnat etmek, keçi gibi inatçılık etmek.
* Direnmek, diretmek, ayak diremek, inat etmek.
Örnek: Keçilik etmeyi bırak da buraya gel.
Örnek 2: Aynı halası gibi keçilik ediyor.
Örnek 3: Sen böyle keçilik etmeye devam edersen seninle anlaşamayız.
Örnek 4: Arkadaşı keçilik etti, arabayı vermedi.
Kocakarılığı tutmak deyiminin anlamı
Geçimsiz, inatçı, şirret yaşlı bir kadın gibi davranmak.
Örnek: Annemin yine kocakarılığı tuttu.
örnek 2: Fakat kocakarılığı tutup kavgaya başlayınca Allah saklasın! (R. N. Güntekin)
Laf anlamaz deyiminin anlamı
* Söz dinlemeyip kendi bildiğinde inat eden,
* Kaba, dik kafalı, inatçı, anlayışsız, aptal (kimse).
Örnek: Allah’ım, ne laf anlamaz çocuğum var.
Örnek 2: Ne laf anlamaz biri oldun sen; dolabı açma diyorum, açıyorsun.
Örnek 3: Ne laf anlamaz insansın, git diyorum anlamıyor musun?
Örnek 4: Laf anlamazın birine çattık, uğraşıyoruz.
Ter ter tepinmek deyiminin anlamı
Direnmek, istememek, inat etmek, sinirlenmek.
Nuh der peygamber demez deyiminin anlamı
* İnat etmek, ayak diremek.
* Son derece inatçıdır, düşüncelerini bir türlü değiştirmez, söylediklerinde ve inançlarında direnir.
Örnek: Nuh deyip, peygamber demediği için kaybediyor zaten.