Abdestin farzları dörttür. Bir abdestin dinen geçerli olabilmesi için bu farzlara uyulması gerekir. Bu farzların;
Birincisi, yüzü, yâni iki kulak yumuşakları arasındaki mahal ile alındaki saçın bittiği yer ve çene altı arasındaki mahalli su ile bir kere yıkamaktır.
İkincisi, iki eli dirsekleriyle beraber bir kere yıkamaktır.
Üçüncüsü, ayakları topuklarla beraber bir defa yıkamaktır.
Dördüncüsü, başın dörtte bir kısmını ıslatılmış bir el ile veya temiz, başka yerde kullanılmamış ıslak bir şeyle bir kere meshetmektir.
Abdest nedir?
Abdest; İslamiyette ibadetlerden önce el, ağız, burun, yüz, kol, ayak yıkama ve başa, enseye ıslak el gezdirme, kulağı temizleme biçiminde yaptlan arınma demektir. Diğer bir ifade ile, İslâm’da bazı ibâdetlerin yerine getirilmesi için yapılan ve bizzat kendisi ibâdet olan temizlenmeye Abdest denir.
Tekrar belirtmek gerekirse; Abdest, ibadetlerden bilhassa namazdan önce belli bir tertip dâhilinde bazı uzuvları yıkayıp bazılarını da mesh etmek suretiyle yapılan temizliktir.
İslâm’da abdestin farziyetine “Ey iman edenler, namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklerinizle birlikte ellerinizi yıkayın. Başınıza meshedin. Her iki topuğunuzla birlikte ayaklarınızı da (yıkayın)…” (el-Mâide, 5/6), âyeti delâlet etmektedir. Hz. Peygamber (s.a.s.)’in abdest almadan hiç bir iş yapmadığını görüyoruz (Elmalılı, Hak Dini Kur’ân Dili, II, 1583). Ancak abdest her amel ve ibâdet için değil başta namaz olmak üzere bazı ibâdetler için farz kılınmıştır. Fakat müslümanın sürekli abdestli bulunması sünnettir.