Tanzimat Döneminde Batı dünyasından edebiyatımıza giren yeni türler içinden diğerlerine oranlar gazeteciliğin önemi büyüktür. Çünkü makale, fıkra, haber, röportaj, sohbet, mülakat, anı, gezi, şiir, inceleme gelişmesinde ve yaygınlaşmasında gazetenin payı büyüktür. Bu dönemde edebiyatla ilgili ilk yazılar gazetelerde yayımlanır. A. Mithat Efendi ve Şinasi’nin eserleri gazetelerde tefrika edilmiştir. Halk bu eserleri bir dizi film gibi gazetelerden takip etmiştir.
Özellikler Tercüman-ı Ahval’den sonra gazete yenilik hareketlerini tek başına yönlendirir. 19.yy görüş ve ideolojilerini toplayan bir belge halini alır. Bir taraftan günlük siyasi olayları göz önüne sererken diğer taraftan toplumu ilgilendiren Osmanlıcılık, İslam Birliği, vatan sevgisi, hürriyet aşkı gibi düşünceler gazete aracılığıyla yayılmaya başlar tüm bunlara ek olarak yeni ve sade dil hareketi de gazete etrafında toplanmaya başlar. Gazete ile toplumun düşünce sahası gelişir. Yeni türler ve yeni düşünceler ortaya çıkar ve doğal olarak yeni bir zümre doğar. Bunu sonucunda ise yeni bir edebiyat ortaya çıkar. İşte bu Avrupai Türk Edebiyatıdır.
– Tanzimat Döneminde sanatının gelişmesine fikirlerin yerleşmesine en çok hizmet eden tür gazetedir.
– Sanatçılar yazdıkları eserleri gazeteler aracılığıyla halka sunmuşlardır. Gerek düşünce yazıları gerekse sanatsal yazılar gazete ile halka ulaştırıldıkları için halkla aydınlar arasında iletişim sağlayan en önemli araç olmuştur.
– Tanzimatın birinci döneminde gazete son derece önemliyken ikinci döneminde önemini yitirmeye başlamıştır.
TAKVIMI VEKAYI (1831)
İkinci Mahmut döneminde yayınlanmış ilk resmi gazetedir. 1 kasım 1831 tarihinde yayınlanmıştır devletin resmi yayın organıdır. Dönemin resmi işlem ve olaylarını aktaran bir gazetedir. Takvimi Vekayi hangi amaçla yayınlanmıştır? Halka Osmanlı Devleti içindeki ve dışındaki olaylar hakkında bilgi vermek. Yabancıların Osmanlı Devleti hakkında bilgi edinmesini sağlamak. Osmanlının içinde bulunduğu dönemde birlik ve beraberliğini korumaya yardımcı olmakDevletin resmi icraatlarının halk tarafından bilinmesini sağlamak.
CERIDE I HAVADIS (1840)
1840 yılında İngiliz gazeteci William Churchill tarafından çıkarılmıştır. Türk tarihinde çıkarılan ilk yarı özel gazetedir. 1860 yılından itibaren Tercüman-ı Ahval’in yayınlanmasından sonra Ruzname i Ceride i Havadis adıyla yayınlanmıştır. Bilimsel ve ahlaki değeri olan bir gazetedir.
TERCÜMAN—I AHVAL (1860)
1860 yılında Şinasi ve Agah Efendi tarafından çıkarılmıştır. Türkler tarafından çıkarılan ilk özel gazetedir. Türk tarihindeki ilk fikir ve kültür gazetesi olması bakımından önem taşımaktadır. Yayın hayatına 6 ay kadar bir süre devam etmiştir.
TASVIRI EFKAR (1862)
1862 yılında Şinasi tarafından çıkarılmıştır. Gazete sadece olayları yayınlamakla kalmamış düşünce ve edebiyat gazetesi olarak da gazetecilik faaliyetine yer vermiştir. Gazetenin yönetimi 1865 yılından itibaren Namık Kemal’e bırakılmış 1867 den sonra ise Recaizade Mahmut Ekrem tarafından yayınlanmıştır.
TERCÜMAN-I HAKİKAT( 1878)
II. Abdülhamit döneminde yayımlanan en önemli gazete, 1878’de çıkmaya başlayan Tercüman-ı Hakikat Gazetesi, Ahmet Mithat Efendinin başarılı kalemi ile ve hükümeti tenkit etmeyen büyüklere şantaj, sansasyon özelliğinde olmayan ciddi haberciliğiyle bu devrin en uzun ömürlü ve itibarlı gazetesi oldu. Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar yayınlarını sürdürmüş daha sonra kapanmıştır.
İBRET GAZETESİ (1870)
1870 yılında yayın hayatı başlayan gazete Ahmet Mithat Efendi tarafından “kiralanır” ve 1872’den başlayarak Namık Kemal, Ebüzziya Tevfik gibi ünlü adların bulunduğu kadrosuyla çıkmaya başlar. Başyazarı Namık Kemal’dir. 1873’de Namık Kemal’in “Vatan Yahut Silistre” adlı oyunu sebebiyle kapatılır. Namık Kemal bu gazetede, özgürlükçü fikirleri savunmuş, basının işlevlerini ve önemini vurgulamıştır.
Sonuç olarak baktığımızda, yukarıda belirtilen gazetenin dışında pek çok gazete bu dönemde yayınlanmış halkı bilgilendirme görevini başarıyla yapmıştır. Bu dönemde dikkat çeken bir başka önemli konu 1860’ta Türk basınının devlet ve hükümete karşı tavır alması, diğer dillerde yayınlanan gazetelerinde devletin birlik ve bütünlüğünü bozucu yayınlar yapması üzerine devlet bazı tedbirler almıştır. 1864’te Matbuat Nizamnamesi düzenlenmiştir. Nizamname ile; siyasi nitelikteki yayınlara ruhsat vermek, yayınların içeriğini kontrol etmek, gazetelere verilecek resmi ilanları düzenlemek, Avrupa’da ülke aleyhi yayınlar yapan mecmuaların ülke içine girmesine engel olmak, aykırı davrananlara para ve hapis cezası uygulamak. Böylece devlet başta padişah ve diğer mensuplarını koruma altına almış oluyordu. Bu durum 1909’a kadar devam etmiştir. (Gökhan ULUKAN Türk Dili ve Edebiyatı Öğrt.)