Vücudumuzun bize hayat veren temel organlarından biri olan kalp, aslında en ağır hastalıkların beşiğidir. Bu hastalıklar, kardiyolog adı verilen uzman hekimler tarafından tedavi edilir. Kalbin derinlemesine incelenmesi, kardiyogram çekimiyle yapılır. Bu yolla elde edilen grafik, kalp uzmanına, hastalığın ilk belirtilerini ortaya çıkarmak olanağını Sağlar.
Kalp, tüm yaşamımız boyunca durup dinlenmeden çalışan ve vücudumuzda kanın dolaşımını sağlayan bir kastır. Kimi aşırı yorgunluklar, tıpkı bazı hastalıklar gibi kalbi yorar ve onun normal atışlarını düzensiz hale getirir.
Öte yandan, bazen de kalbin kendisinde bir hastalık ortaya çıkabilir. Hekimin her muayene sırasında, kalbin hareketlerini de dinlemesi bundandır. Hekim kalp atışlarını ya stetoskop denilen âletiyle ya da kulağını göğüs dayayarak dinler. Kalp atışlarındaki düzensizliği ise, hastanın nabzını bileğinin iç kısmından tutarak ya da hastanın göğüs kafesine, kalbinin bulunduğu yere elini koyarak anlar.
Ancak bütün bu bilgiler, hekime sağlam bir teşhis koymak olanağını vermez. Onun daha bilimsel gözlemler yapması gerekir. Bu amaçla, örneğin, kalbin röntgenini inceleyebilir; fakat çoğu zaman, kardiyograf denilen ve kalp hareketlerini basit eğri çizgilerle yazan bir aygıtın sağladığı grafikleri yorumlamayı tercih eder. Kalp hareketlerini kaydeden bazı kardiyograflar mekanik olup kalbin göğüs boşluğuna yaptığı basıncı verirler. Ama çoğunlukla elektrikli kardiyograflar kullanılır. Bu aygıtlar, doğrudan doğruya kalbin ürettiği elektrik akımından yararlanarak, bir kâğıt şerit üzerine elektrokardiygoram çizen yazıcıları hareket ettirirler.