Bütün dağlık ülkelerde motorlu taşıtların girmesine elverişli olmayan daracık bozuk patikalarda bugün bile katırla ulaşım sağlanır. Attan daha ufak tefek, sağlam yapılı, az yem yiyen bu sabırlı hayvan bozuk yollarda rahatça yürür, uçurumdan korkmaz, en kötü koşullarda bile sırtında yük ve yolcu taşıyabilir.
Katır «melez» bir hayvandır; yani değişik cinste iki hayvanın çiftleşmesinden elde edilir. Anası kısrak babası ise eşektir. Damızlık eşekler bir at kadar iri ve güçlüdür. Üstelik, seçkin ırklardan olan bu damızlık eşekler en ünlü yarış atları kadar değerlidir.
Genellikle yılın büyük bir dönemini karanlık ahırlarda geçiren bu hayvanlara özel olarak bakılır. Sonra kısa bir süre için yetiştirme bölgelerindeki çayırlara salınır. Katırın tüyleri çok uzun, keçeleşmiş, yer yer kırçıllaşmıştır. Harada büyük özen gösterilen katır dış görünüşüyle daha çok kimsesiz, sahipsiz bir hayvanı andırır.
Erkek katırlar kısırdır ve katırın iki cinsi, hem erkeği hem dişisi olduğu halde çiftleşip yavrulayamazlar. Dişi katır genellikle erkeğinden daha yumuşak başlı, yürüyüşü rahven olduğundan ve sırtındakini sarsmadan taşıdığından kadınlar daha çok dişi katırlara binmek isterler.
Bugün yeryüzünde yirmi milyondan çok katır bulunmaktadır. Aygır ile dişi eşeğin çiftleşmesinden doğan katıra ise bardo denilir. Ama bu cins pek yaygın olmadığı gibi kısrakla eşekten doğan katırlar kadar da dayanıklı ve güçlü değildir.