Oruç, niyet ederek imsak vaktinden itibaren güneş batıncaya kadar yememek, içmemek ve cinsi ilişkiden uzak durmak suretiyle yerine getirilen bir ibadettir.
Oruç, Orucun Arap dilindeki karşılığı “savm” kelimesi olup, bu kelime “bir şeyden uzak durmak, kişinin kendini tutması ve engellemesi” manalarına gelmektedir.
Oruç, İslam’ın beş temel rüknünden birisi ve aynı zamanda İslam’ın en büyük şeair ve alametlerinden biridir. Hicretin ikinci yılında farz kılınan orucun farziyeti, Kuranı Kerim, Sünnet ve icma ile sabittir. Cenabı Hak Bakara Suresinin 183.ayetinde;
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ كُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç tutmak size de farz kılındı. Böylece umulur ki fenalıklardan korunursunuz. buyurarak, orucun Ümmeti Muhammed’e farz kılındığı beyan etmiştir. Allah Resulü (s.a.v) de bir hadisi şerifte orucun, İslam’ın üzerinde bina edildiği beş temel esastan birisi olduğunu açıklamıştır.