Sahih sözlük anlamı, aslına uygun, doğru, gerçek anlamına gelir. Islahatta Sahih صَحِيحٌ, bütün şartlarına ve rükünlerine uyularak eksiksiz ifa edilen bir ibâdet veya muameledir. Mesela farz ve vâciblerine riayet edilerek kılınan namaz sahihtir.
Bir amelin, ibâdetin sahîh olması başkadır, kabûl olması başkadır. İbâdetlerin sahîh olmaları için, kendilerine mahsûs şartları, farzları vardır. Bunlardan biri noksan olursa, o ibâdet sahîh yapılmış, yerine getirilmiş olmaz. Cezâsından, azâbından kurtulunamaz. Sahîh olup da kabûl olmayan ibâdet için, azâb yapılmaz ise de, o ibâdetin sevâbına kavuşulamaz. İbâdetin kabûl olması için önce sahîh olması, sonra şu dört şartın bulunması da lâzımdır: İlim, niyet, hulûs yâni ihlâs ve kul hakkına riâyet. İmâm-ı Rabbânî rahmetullahi aleyh şöyle buyurmaktadır: “Bir kimse, peygamberin ameli gibi amel yapsa fakat üzerinde yarım dank (yâni çok az) kul borcu olsa, bunu ödemedikçe, Cennet’e giremez.” (Abdülhakîm Arvâsî)
Sahih hadis ise bir veya iki rivayet zinciri ile nakledilen, hadisçilerin değerlendirmeleri çerçevesinde, kendi kriter ölçülerine göre hadise verdikleri bir değerlendirme sözüdür. Bununla birlikte bu söz diğer hadisçileri de bağlayan bir ifade olmadığı gibi, bir hadisçinin sahih, hatta mütevatir kabul ettiği bir rivayet başka hadisçiler tarafından zayıf veya uydurma olarak değerlendirilebilir. Örneğin Cibril hadisi, Ay’ın ikiye ayrılması hadisi gibi.
Rivayetçi geleneksel mezhepler tarafından kendisiyle amel edilmesini gerektiren, (Müslümanlar tarafından uygulanması gereken), vacib kabul edilen hadislerdir. Peygamberin kendisi veya sahabeden adalet ve zabt sahibi kimseler vasıtasıyla, yine adalet ve zabt sahibi kimseler aracılığıyla rivayet edilen hadislerdir. Bazı hadis yazarları kendi külliyatlarına sahih ismini vermişlerdir. Sahih hadisler, eleştirel düşünmeyen, geleneksel İslâm âlimlerinin çoğuna göre gerçek kabul edilirler.