UMRE
Hac* gibi belirli bir zamana bağlı olmaksızın yapılan Kâbe ziyareti anlamında bir terim. Umre, Hanefî ve Malikî mezheplerine göre sünnet-i müekkede, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre farzdır.
Hac sadece hac mevsiminde yapıldığı halde, umre her zaman yapılabilir. Ancak kurban bayramının arefe günü ile, bu bayramın dört gününde yapılması mekruhtur. Ramazanda yapılması ise daha çok sevaba vesîledir (Elmalılı H. Yazır, Halk Dini Kur’ân Dili, II, 709).
Umre esas itibariyle, Kâbe’yi tavaf (etrafında yedi defa dönmek) ve Safa ile Merve tepeleri arasında yedi defa sa’y (koşmak) dır. Hacda olduğu gibi; Müzdelife’ye gitmek, Arafat’ta vakfe yapmak, Mina’da şeytan taşlamak umrede yoktur.
Tavafın dört şavtı (Kabe’nin etrafında dört kere dönmek) umrenin rüknüdür. Vakit müstesna, hac için şart olan her şey, umre için de şarttır. Tavafın geri kalan üç şavtı, Safa ile Merve arasındaki sa’y ve bunun bitiminde tıraş olmak ya da saçları kısaltmak da umrenin vacipleridir. Haccın sünnetlerinden Safa ile Merve arasındaki sa’ye kadar olanların tümü umre için de sünnettir (bk. “Hac” mad). Sa’y bitince umre ibadeti sona erdiği için, hacdaki; Müzdelife, Arafat ve Mina ile ilgili sünnetler umrede söz konusu değildir.
Umrenin yapılışı: Mekke dışından olup da umre yapmak isteyen bir Müslüman mikat * yerinde, Mekkeli ise Harem* dışında ihrama* girer. “Allahım! Ben umre yapmak istiyorum, onu bana kolaylaştır ve benden kabul et” diyerek dua ve niyet eder, telbiye* de bulunur. Harem-i Şerif’e gelince Kâbe’nin etrafına yedi defa dolaşarak tavaf eder. İlk üç dolanışta biraz çalımlı yürür. Her dolanışta Hacerü’l-Esved* adındaki kutsal taşı selamlar. Tavaf bittikten sonra iki rek’at namaz kılar ve Safa tepesine gider. Oradan başlayarak, Safa ile Merve arasında yedi kere gider gelir. Buna; sa’y denilir. Daha sonra tıraş olarak veya saçlarını kısaltarak ihramdan çıkar. Böylece sona ermiş olur (el-Mevsılî, el-İhtiyar fi Ta’lili’l-Muhtar, 157; Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük İslâm İlmihali, 483, 508).
Hac için ihrama giren kişinin, ihramda iken yapması yasak olan şeyler, umre için ihrama giren kişi için de yasaktır. İhramda iken bu yasaklardan birisini yapan kimseye, hac için ihramda iken aynı yasağı işleyen kimse için gerekli olan ceza gerekir.
Umrenin tek rüknü olan tavafın ilk dört şavtını tamamlamadan karısıyla cinsî temasta bulunan kişinin umresi fasit olmuştur. Ancak bu duruma düşen kimse umreyi bırakmaz devam eder. Ceza olarak bir koyun kurban eder ve tekrar umre yapar. Tavâfın dört şavtını tamamladıktan sonra aynı yasağı işleyenin umresi ise fasit değildir, fakat onun da bir koyun kurban etmesi gerekir (Ömer Nasuhi Bilmen, a.g.e., 85/9).
Şamil İA